İlişkiler


"Bazen küçük bir bakış insana dünyaları verir. Bazen küçük bir bakış insanı cehennemin derinliklerine yollar"Jean Jacques Rousseau

ÖZEL VE DERİN İLİŞKİLER...

Hiç bitmesin, hep bu duygu devam etsin diye başlar tüm ilişkiler. Binbir türlü düşünce oyunları  içinde yakınlaşma, flört, hep gülümseyen gözler, çok kolay affedilen kadın ve erkekler...

Bazen bilerek bazen de farkında bile olmadan kendimize benzeyeni yada hiç benzemiyeni seçeriz kendimiz için. Her şey yolunda gittiğinde birbirimizi tamamlıyoruz deriz, birbirimizi anlamamaya başladığımızda ise çok farklıyız o nedenle çok çatışıyoruz deriz.  Bazen daha da farkında olmadan kendi anne babamızın çok benzerini yada tam tersini seçeriz kendimiz için... Yada "bilmiyorum işte herşeyini çok seviyorum, neden?, bilmiyorum, onsuz olmak istemiyorum, bilmiyorum işte, yani... bilmemki" diye bilmeden seçeriz yanımızdaki kadın ya da erkeği...

Sıcak tebessümü ve gülen gözleri ile 52 yıllılık evli Seval teyze, hayat arkadaşı  Özden amcayla ilişkilerini şöyle tanımladı, "Ben o'na, hayatta kimsenin vermediğini verdim,  onda eksik olanları tamamladım, o'da beni tamamladı ".

O zaman kendimize sormamız lazım ; İLİŞKİMDE BEN, O'NA NE VERİYORUM?

Biliyoruz ki beklemede kalmak , hep diğerinin adım atmasına göre şekil almak,  belirsizleşen ve ümitsizliğe dönüşen ilişki, üstüne birde kaprislerle süslendiğnde eriyor,  yıpranıyoor... Arkasında  "şimdiki aklım olsa"  diye binbirtane pişmanlıklarla  hemde... yani almadan da verebilmeyi bilmek lazım bazende.

Ve yine kendimize soralım. İLİŞKİME ENERJİ KATAN DUYGUM NE?

İçimize bakalım cevap nedir ?, Net midir?...

Volkan  KONAK' ın şarkılarında içten, candan, teklifsiz, tekrar tekrar söylediği gibi "...sev gi lim...sevv gii liim...seevv giii liiiimm" diyebilmek  midir?

Seven insan kıskanır derler ya; YALAN!  Kıskanmak, kaybetmekten korkmaktır aslında.

Sevdiğimi belli edersem şımarır derler ya, oda YALAN, tutarsızlık şımartır aslında!

Eğer bir ilşikimiz varsa ona inanalım. İlişkimize  sahip çıkalım. Onu küçültmeden, etrafa malzeme etmeden değerini koruyabilelim. İnanın kaybeden siz olmazssınız sonucunda.

Karşılıklı  emek harcamayı, kıymet vermeyi gerektirir ilişki. Yanımızdakine hak ettiği değeri vermeyi, vermenin karşılıksız olduğunu gördüğümüzde ise,çekinmeden talep etmeyi. İlişkimizin gücü karşılıklı olduğunda anlamlıdır çünkü o zaman güçlüdür. Her şey tek taraflı ise, işte o zaman, zaten ilişki yoktur ortada.

Her koşulda iletişim, karşılıklı ve en az iki kişi olduğunda iletişimdir, ilişki de bağlar- duygular  olduğunda ancak ilişkidir. Bağlar -duygular, iki kişinin çok iyi arkadaş olabilmesinde, devamında da güçlü dostluklar geliştirebilmeyi başarmasında saklıdır her zaman.

Her şey yolunda olduğunda, ortalık, süt liman iken, her problem çözülür nedense de, imalı sözler, ses yükseltmeler, yanlış anlama ve akıl okumalar başlayınca ufacık sorunlar bile çözümsüz kalır nedense. Yani işte onun içindir ki, iyi zamanlar  kadar  kötü zamanlar içinde hazırlamak lazım ilişkiyi.

Görüş ayrılıkları olacak, tartışmalar olacak tabii, işin tuzu biberi bunlar, ama kavga ederken birbirimizi dinlemeyiz ki! Anlamayız ki! İletişim olmaz ki ilişki olsun!

O nedenle sağlam bir ilişki için, ara ara sorgulamak lazım birbirimizi,kendimizi. Nasıl gidiyoruz biz ? diye. İyi ve aksak yönler konuşulabilmeli. Konuşulmalı ki ilişki otursun, temeli sağlam olsun. Gerekirse alttan almak, gerkirse özür dilemek bize ne kaybettirir? Kocaman Hiç Unutmayın, sevgide gurur olmaz ki zaten.

Özen göstermemiz gereken bir yönde; Bireysel  hobiler ,sosyal yaşam,özel zaman  gibi farklı olamamızı  sağlayan yetenek ve ilgilerimizi  ilişki içinde de bir yerlere oturtabilmektir.  Çünkü bu durum kadın ve erkeğin  birbirini yutmasını engeller , aynı zamanda da ilişkiyi hep canlı tutar.

Yani özel ve derin bir ilişki; Samimiyet ve dürüstlük ile yoğrulmuş saygı... derinlemesine saf sevgi...huzur ve şefkat içinde  güvende hissetme... tutku ve heyecan sonucunda, AŞK'ı yaşamaktır.